• Anasayfa
  • Makale
  • Fotoğrafçıların Yeni Gözdesi Kayseri Yılkı Atları
Fotoğrafçıların Yeni Gözdesi Kayseri Yılkı Atları
Makale

Fotoğrafçıların Yeni Gözdesi Kayseri Yılkı Atları

İnsanlık tarihi boyunca atlar her zaman insanlar için çok büyüleyici olmuştur.

Tozu dumana katarak koşan bir at sürüsü, suların içinde koşan atlar, karda karları yarıp geçen ayaklar veya dingin bir şekilde su içişleri, otlamaları ya da yakın çekimlerde masum ve etkileyici gözler ile karşılaşmak… Her biri inanılmaz fotoğraf veren olaylar… Böyle kareler çekmek isteyen amatör fotoğrafçı arkadaşlara çekim ile ilgili birkaç tüyo vermek istiyorum.

Yazı ve Fotoğraflar: Nuri ÇORBACIOĞLU, AFIAP

Instagram : @nuricorbacioglu

İnsanlık tarihi boyunca atlar her zaman insanlar için çok büyüleyici olmuştur. İnsanların gündelik yaşamlarını sürdürmeleri için sağlamış oldukları desteğin yanı sıra atlar tarih boyunca neredeyse bütün ülkelerde, bütün sanat dallarında kendilerine yer bulmuşlardır. Tarih öncesi zamanların mağara resimlerinden bugün modern sanatta sinemadan müziğe, resimden heykele pek çok alanda başrol olmuşlardır.

Öte yandan atların Türk kültüründeki yeri zaten bilinmektedir. Öyle ki Batılı Yazar Sidonius Türkler’den bahsederken, “At, başka bir kavmi sadece sırtında taşır, fakat Hun Kavmi at sırtında ikamet eden bir kavimdir.” demiştir. At, biz Türkler için her zaman kahramanlık ve itibar anlamı taşımıştır. Kilimlerimizden destanlarımıza her yerde atlar hep en öndeki figürlerden olmuştur.

Bugün elimizde kalan atlar genellikle, at çiftliklerinde kısa süreliğine binebildiğimiz veya görebildiğimiz atlar olsa da Kayseri yakınlarındaki Sultan Sazlığı ve Hürmetçi Sazlığı’nın yılkı atları çok güzel deneyimler yaşamamıza sebep olmaktadır. Son yıllarda sayılarının artması ile birlikte toplamda 300’ü geçen yılkı atlarını izlemek, onların inanılmaz fotoğraflarını çekebilmek, atların tüm asaletini ve kudretini bir fotoğrafa sığdırabilmek apayrı bir keyif...

Yıllardır gidip bu muhteşem canlıları kendi doğal ortamlarında fotoğraflamanın keyfini yaşıyorum. Ve bunu her seferinde başka başka insanlarla yaparak herkesin bu zevki tatmasına ortak olmak istiyorum. Tozu dumana katarak koşan bir at sürüsü, suların içinde koşan atlar, karda karları yarıp geçen ayaklar veya dingin bir şekilde su içişleri, otlamaları ya da yakın çekimlerde masum ve etkileyici gözler ile karşılaşmak… Her biri inanılmaz fotoğraf veren olaylar.

Tabi burada güzel fotoğraflar çekebilmek için öncelikle doğru zamanda, doğru yere gelmeniz çok önemli. Rastgele çıkıp sazlığa giderseniz belki atlardan bir tanesini bile göremeyebilirsiniz. Bu çekimleri yapmak isteyen amatör fotoğrafçı arkadaşlara birkaç tüyo vermek istiyorum.

At Fotoğrafı Çekmenin Tüyoları

1-Aslında her konuda olduğu gibi, fotoğraf tekrarına düşmemek ve konuyu bütün ayrıntıları ile anlatmak adına geniş açı (alan), normal açı ve dar açı çalışmaya gayret ediniz. Bir seferinde tüm atları, mekanı ve atmosferi geniş açı ile gösterirken, daha sonrasında belki bir atı veya birkaç atı birlikte fotoğraflayabilirsiniz. Sonrasında ise atlardan birisinin portresini çekmeye yönelmek şeklinde bir sıralanış olabilir. Yine aynı şekilde atlardan detaylar almak da bu konu bütünlüğünü destekleyecektir. Bu sebepten at çekmeye giderken tüm objektiflerinizi yanınıza almanızı tavsiye ederim.

2-Fotoğrafı çekmeden önce nasıl bir fotoğraf çekmeyi istediğinizi planlayınız. Eğer tüm sürünün geniş alındığı ve net olduğu alan derinliği olan bir fotoğraf istiyorsanız, diyaframınızı kısarak bunu sağlayınız. Burada diyafram kadar dikkat edeceğiniz ikinci unsur ise enstantane hızınız. Eğer koşan atları net fotoğraflamak istiyorsanız kesinlikle enstantane hızınız en az 1/1000 sn olsun. Diğer taraftan sabit duran atları çekiyorsanız da enstantane hızınızın objektif odak uzunluğundan az olmaması gerektiği kuralını hatırlatmak isterim. (Diyelim ki 100 mm objektif ile çekim yapıyorsunuz, enstantane hızınız en az 1/100 sn olmalıdır.)

3-Bakış açısı ve bakış yüksekliği konusuna değinecek olursak, atların fotoğraflandığı yer arka plan için çok temiz olmadığı için bakış yüksekliğiniz ve bakış açınızla bu karmaşık arka planı kadraja almamanızı tavsiye edeceğim. Bunun için bazen eğilip en aşağıdan, bazen ise derinlik hissini artırmak için daha yüksek bir noktadan atları fotoğraflamanızı önereceğim. Burada dikkat edeceğimiz husus, atların ve atları yönlendiren atlı kişilerin kafalarının ufuk çizgisi ile kesişmemesi. Bu anlamda çok göz hizasından bakmamanızı tavsiye ederim. Biraz eğilin ya da biraz yükselin. Gültekin Çizgen Hoca’nın meşhur sözü aklıma geldi: “Türk fotoğrafının boyu ortalama 170 cm, direkt karşısına çekip çekeriz. Farklı yükseklik deneyin.”

4-Son olarak ışık konusuna değinmek gerekirse, olabildiğince yanal ışık ve ters ışığı kullanmaya çalışalım. Durağan atları çekerken, konunun renklerini ve üçüncü boyutunu ortaya çıkaracağı için yanal ışığı kullanmanızı tavsiye edeceğim. Atlar suların içinde veya tozu dumana katıp koşarken ise olabildiğince ters ışık kullanarak daha etkili atmosferler oluşturabilirsiniz.

Yolunuz Kayseri’ye düştüğünde kahve içmeye atölyem Kayseri Fotoğraf Sanatevi’ne beklerim. 

Yazdır e-Posta